top of page

11.322 gün

  • Yazarın fotoğrafı: ysngngr
    ysngngr
  • 25 Ara 2024
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 30 Oca

Matematiğin hesaplayamayacağı bir işlem: 11.322 gün, 1617 hafta, 31 yıl... 40 yıllık bir hayatın yüzde kaçı yapar? Bence tamamı. Peki, bir yalana 11.322 gün inanırsak, gerçek olur mu? Evet, olur... Çünkü bazen, inandıklarımızın gücü, gerçeğin kendisinden daha büyük olur. Zamanla büyür, sarar ve bir noktada, yalan gerçek gibi yaşar içimizde. Hayatın matematiksel bir formülü yoktur; her bir anı, içinde taşıdığı anlamlarla şekillenir. Belki de en zor olan, gerçekle yüzleşmek yerine, ona inanmak için geçirdiğimiz yılları anlamaktır.


Bir zamanlar, yolun başında seninle paylaşılan her adım, her an ne kadar da değerliydi. İçimde hâlâ canlı kalan anlar, bazen bir ışık gibi, bazen bir gölge gibi ama hep aynı şekilde dün gibi taze. Geçen zamanla birlikte, o anların içindeki anlamları daha iyi kavrayabiliyorum. Her şeyin ne kadar geçici olduğunu kabullenmek, aslında geçmişin öğrettikleriyle yaşamak demek. Bir zamanlar birlikte paylaşılan her şey, geriye dönüp baktığımda hâlâ çocukluğumda ki en değerli şeyler arasında.


İnsan, zamanla büyüdükçe, hayatın küçük ama etkili anlarının kıymetini daha derinlemesine anlıyor. O anlar, ilk bakışta ne kadar basit gibi görünse de, içlerinde bir dünya barındırıyor. Kim bilir, belki de en çok öğrendiğim şey, her şeyin ne kadar geçici olduğu… Ama işte o geçicilik, tam da bizi şekillendiren, büyüten bir yönü de içinde taşıyor. Geçici olan her şey bizlere hatırlatır; her şeyin bir sonu olduğunu, ama bu sonun da bir şekilde bizde kalacağını. Bu kayıplar, bu geçişler bir tür dönüşümün parçası. Zamanın içinde kaybolan her şey, sonunda birikerek bir iz bırakıyor.


Ne oldu, bilmiyorum, merak da etmiyorum. Zamanın içinde kaybolan her şeyin geriye dönüp bakıldığında bir anlam taşıdığını biliyorum. Ne olmuş olursa olsun, olan olmuştu artık… Ve her şey, bir noktada sadece bir hatıraya dönüşüyor. O günler, bir zamanlar yaşadığımız her anın, her kelimenin, her gülümsemenin ve her hayalin bir parçasıydı. O 11.322 günü bir kenara koymanın bir sebebi bir anlamı olmalıydı, değil mi? Umarım o anlam, bir yerlerde bir parça huzur bırakıyordur içinde. Belki de bu kadar uzun bir zaman diliminin sonunda, her şeyin bir sebebi vardır.


Muhtemelen yollarımız bir daha kesişmeyecek ama seninle geçen her şey, her an hâlâ içimde bir yerlerde canlı. Yollarımız ayrıldığında, geriye sadece izler kalacak belki de. Ama o izler, bana her zaman var olacak bir şeyler hatırlatacak. Sadece bir şey söylemek istiyorum sana: her zaman dediğim gibi, vardır bir bildiğin… Ama bu sefer bildiğimiz gibi değil. Çünkü artık her şey, farklı bir biçimde şekillendi, farklı bir bakış açısı kazandı. Geçmişin izleri, farklı bir anlam taşıyor şimdi.


                       photo by ysngngr - yasin güngör
                       photo by ysngngr - yasin güngör

bottom of page